ABD’nin yeni dönem politikaları ve artan ticaret gerilimleri, küresel otomotiv endüstrisini derinden etkiliyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin üretim, vergi ve ithalat odaklı uygulamaları; Avrupa, Asya ve Latin Amerika merkezli markaların planlarını yeniden şekillendirmeye başladı. Özellikle gümrük vergileri ve yerli üretim teşvikleri, sektörde dengeleri kökten değiştiriyor.
ABD yönetimi, son yıllarda “yerli üretimi önceleyen” ekonomik stratejilerle, ithal araçlara ve parçalara karşı daha korumacı bir duruş sergilemeye başladı. Bu yaklaşım, otomotiv markaları üzerinde ciddi baskılar yaratıyor.
Yeni düzenlemelere göre, ABD’de satışa sunulacak araçlarda yerli üretim oranının artırılması teşvik ediliyor. Aynı zamanda dış pazarlardan getirilen araçlara uygulanacak gümrük vergilerinin artırılacağı yönünde işaretler verilmesi, birçok üreticiyi yer değiştirmeye zorluyor.
Uygulanması planlanan stratejilerden bazıları:
Bu stratejiler, yalnızca Amerikan markalarını değil, küresel otomotiv devlerini de doğrudan etkiliyor.
Toyota, Volkswagen, Stellantis, Hyundai ve BMW gibi dünya devleri, ABD’nin iç pazardaki tutumuna ayak uydurabilmek için yatırımlarını Kuzey Amerika’ya kaydırmaya başladı. Özellikle elektrikli araç üretiminde ABD’ye yönelik planlar dikkat çekiyor.
Son dönemde öne çıkan yatırımlar:
Bu yatırımlar, hem üretim maliyetlerini azaltmak hem de olası vergilendirme risklerini en aza indirmek amacıyla yapılıyor.
ABD’nin uyguladığı ticaret politikaları, yalnızca üretimi değil, aynı zamanda küresel tedarik zincirlerini de etkiliyor. Özellikle Çin, Meksika ve Avrupa’dan sağlanan parçaların geleceği belirsizleşirken, firmalar alternatif kaynaklar arayışına girmiş durumda.
Tedarik zinciri değişiklikleri:
Bu dönüşüm, sektörün maliyet hesaplamalarını da değiştirdiği için kısa vadede bazı modellerin fiyatlarında artış yaşanabilir.
Elektrikli araçlar, ABD merkezli politikaların en çok odaklandığı alanlardan biri. Ülke, karbon emisyonlarını azaltma hedefleriyle birlikte, elektrikli araç üretiminde yerli batarya ve parça kullanımı şartını getirmeye hazırlanıyor.
ABD’de elektrikli araç satmak isteyen firmalar için planlanan teşvikler:
Bu uygulamalar, ABD’yi elektrikli mobilitede hem üretim hem de tüketim açısından küresel merkezlerden biri hâline getiriyor.
ABD’nin politik baskısı ve ekonomik teşvikleri, markaları uzun vadeli üretim planlarını değiştirmeye yönlendiriyor. Avrupa merkezli üretim tesisleri yavaş yavaş ABD içindeki alternatiflerle değiştiriliyor. Bu durum, özellikle orta ve üst segment araçların nerede üretileceğini belirleyen temel faktör haline geldi.
Stratejik değişim yapan markalardan bazıları:
Bu gelişmeler, yalnızca ABD değil, Türkiye dahil diğer otomotiv üreticisi ülkeleri de yakından ilgilendiriyor.
Hindistan merkezli otomotiv devi Tata Motors, Avrupa’nın köklü ticari araç üreticisi Iveco Grubu’nu satın almak…
Otomotiv dünyasında performans ve dengeyi simgeleyen ortadan motorlu konsept, birçok prestijli markanın ürün gamında yer…
Yeni Hindistan-İngiltere Serbest Ticaret Anlaşması, İngiltere’de üretilen lüks araçların Hindistan’a daha düşük vergiyle giriş yapmasını…
Motorlu taşıtlarda uygulanan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) oranlarında yapılan değişiklik resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi.…
Hindistan’ın önde gelen otomotiv üreticisi Maruti Suzuki, Japonya-Hindistan iş birliğiyle yürütülen üretim eğitimi programının dördüncü…
Performans tutkunlarının ikonik modeli Corvette’in tamamen elektrikli olacağına dair çıkan haberler, otomotiv dünyasında geniş yankı…